Albüm Kritik 945 (Ryujin / Ryujin)

Herkese selamlar! Bugün sizlerle birlikte samurayların harman olduğu yere, Japonya’ya, gidiyoruz. Japonya denince Metal ile bağlantısının genellikle virtüözlük üzerine olduğunu düşünüyorum. Japonya’dan çıkan hangi grubu dinlediysem -ki pek fazla değil- hepsinde de ne kadar iyi müzisyen olduklarını gösteren emareler gördüm. Genellikle zaten progressive türlerde işler yapıyorlar. Black Metal icra etseler dahi kompleks riff ve bolca solo yazımlarını şarkılarında gördüm. Bugün de yine aynı virtüözlük gösterilerine yapan bir grup olan “Ryujin”den sizlere söz edeceğim. Grup hakkında öncesinde hiçbir fikrim yoktu. 2024 yılında çıkan albümleri keşfetme yolculuğumda denk geldim bu gruba ve ben de çeşitlilik olsun diye listeme dahil ettim. Ryujin’in fotoğraflarına baktığımda yine kendi kültürlerini yansıtacak şeylerle bezeli olduklarını gördüm. Zaten kendilerini Metalci Samuraylar olarak tanımlıyorlarmış. Japon kültürünün ne denli etkileyici olduğunu elbette biliyorum. Fakat Japon bir grubun illaki kendi kültürlerini yansıtacak tarza bürünmeleri ve o kültürü herkese yayma elçilikleri varmış gibi takılmaları bana artık itici gelmeye başladı. Evet, Metal camiasında Japon esintilerinin çok fazla olmadığının farkındayım. Fakat her Japon grubun da aynı yolda ilerlemesi ve aynı temaları işlemesi bana sıkıntı veriyor artık. Ryujin’in yanında belki de Japonya’yı en etkili tanıtan isimlerden birisi olan “Matthew Kiichi Heafy” var. Bu ismi herhalde birçok Metal dinleyen kişi biliyordur. “Trivium”un yetenekli adamı ve sonrasında birçok grupla, birçok projede yer alan ve kendi projelerini hayata geçirip orada da üretkenlik sağlayan bir insan kendisi. Bana göre son 20 yılın en yetenekli müzisyenlerinden birisidir. Özellikle Metal’in modern zamanlarına damga vurmuş bir adamdır. Ryujin grubuna da hem prodüktörlük hem müzisyenlik olarak ciddi destekler veriyormuş. Grup hakkında ufak bir araştırma yapınca bunu da öğrenmiş oldum. Şimdi gelelim Ryujin’in bu yıl çıkarmış olduğu ve kendi adlarını taşıyan albümleri “Ryujin”e.

Ryujin, az önce yukarıda da dediğim gibi, virtüözlüklerini gösteren müzisyenlerden oluşan bir grup. Hal böyle olunca da Metal’de icra edecekleri türler de bir nebze belli oluyor. Melodic Death Metal ve özellikle Power Metal türlerinden beslenen bir grup kendileri. Bu iki türü bir araya getirip icra etmeleri de çokça karşımıza çıkan bir şey aslında. Özellikle albümü dinlerken Melodic Death Metal’den ziyade Power Metal’in daha baskın olduğunu fark ettim. Tıpkı yoldaşı “DragonForce” gibi bu grubun da Power Metal’e olan düşkünlüğünü görebilirsiniz. Fakat DragonForce hız konusunda Herman Li manyağının önderliğinde daha uç şeyler yapıyor. Ryujin ise hızlı şarkılar yazan bir grup ama öyle son sürat şeylerden bahsetmek zor. Zaten öyle olmasına da gerek yok. Albümü dinlerken Power Metal’i aynı zamanda Japon enstrümanları ile güçlendirdiklerini fark ediyorsunuz. Bu, albümün genelinde işe yaramış ve atmosferi sağlam bir albüm dinliyorsunuz. Özellikle albüm prodüksiyon kalitesi olarak gerçekten çok iyi bir noktada yer alıyor. Matt’in elinin değdiği çok belli oluyor. Fakat şöyle bir baktığımda grubun dinamosunun “Ryoji Shinomoto” adlı dostumuzun olduğunu anlıyorum. Zira şarkı yazımlarından tutun da yerel enstrümanların kullanımına kadar birçok şeyin icrasını bu adamı yapıyor. Bu albümde de yine birçok görevi üstlenen arkadaş kendisi olmuş. Grupta yer alan üç kişi var. Bu üç kişinin hepsi de vokale katkı sağlarken, konuk sanatçı görevinde olan Matt Heafy de yine bazı şarkılarda sesini bizlere duyuruyor. Besteleri de yine aynı şarkılarda kendisini gösteriyor. Çok fazla Power Metal albümü dinleyen biri değilim. Fakat kalbimde özel bir yeri olan “Blind Guardian”ın bazı albümlerini arada açar dinlerim ve beni hala etkilemeyi başarırlar. Ryujin’i dinlerken de etkilenmedim desem yalan olur. Hem şarkıların kalitesi hem de albümün sunduğu atmosfer gerçekten üst düzey olmuş. Tek bir şarkı için kötü bir şey diyemem ve albüm bütünsel olarak da zaten üst düzey bir eser olmuş.


Japon temasını işlemeye ne kadar devam ederler bilmiyorum ama bir noktada rotalarını bu yönden daha global bir noktaya çevirmeleri bence kendilerinin yararına olacaktır. Daha farklı temaları işleyen albümleri sunmalarını beklerim açıkçası. Zira adamlar çok yetenekli ve bu işi de çok iyi yapıyorlar. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 8/,510



Yorumlar