Albüm Kritik 1167 (Medico Peste / Aesthetic of Hunger)

Herkese selamlar! Black Metal’in kalesi konumuna gelen Polonya’dan benim de çok sevdiğim bir grup olan “Medico Peste”nin bu yıl çıkardığı albümü “Aesthetic of Hunger”dan sizlere söz etmek için klavyenin başına oturdum. Medico Peste’yi keşfetmem ise tamamen “Mgła” sayesinde oldu. Mgła benzeri grupların bir arada toplandığı bir kategori bulmuştum zamanında. Orada Medico Peste’de vardı. Hatta Medico Peste’nin kurucusu olan “Lazarus” 2015 yılına kadar Mgła’nın canlı performanslarında baş gitarist olarak yer almıştır. Ayrıca bir başka sevdiğim grup olan “Mord’A’ Stigmata”nın da vokal ve gitaristliğini yapmıştır. Bu görevini de 2013 yılına kadar sürdürmüştür. Lazarus, oldukça yetenekli bir adam olup Polonya Black Metal sahnesinin en güçlü adamlarından biridir aynı zamanda da. Bu, yer aldığı gruplardan da anlaşılıyor zaten. Medico Peste’nin icra ettiği Black Metal’i öylesine çok seviyorum ki bu grubun her gün birkaç şarkısını mutlaka dinliyorum. Zaten çalma listemde en çok dinlediğim gruplar arasında yer alıyor. 2010 yılında Metal camiasına katılmış olan Medico Peste’yi ben 2020 yılında çıkardığı ikinci albümü “The Black Bile” ile dinledim ilk olarak. Bu albüm daha ilk şarkısında beni büyülemeyi başarmıştı. Bu albümün kadrosunda “The Fall” da vardır. The Fall’u da “Hauntologist” “Owls Woods Graves” ve yine Mgła’nın canlı performanslarından tanıyoruz. The Black Bile beni ilk şarkısıyla büyülemiş olsa da albümdeki her şarkı aynı etkiyi yaratmamıştı. Yine de dinlemekten büyük keyif aldığım bir albüm olmuştu. Medico Peste’nin The Black Bile’dan önceki albümünü de dinlemem gerekiyordu. Zaten grubun diskografisinde o zaman 2 LP vardı. 2017 yılında çıkan “Herzogian Darkness” EP’sini henüz dinlemedim. Önce LP’yi dinlemek istemiştim açıkçası. Grubun ilk albümü “א: Tremendum et Fascinatio”u yu The Black Bile’dan daha çok sevdim. Fakat öyle büyük bir farkla değil. Sadece daha estetik ve daha güçlü şarkılarla dolu bir albüm olduğu için kanım daha çok ısınmıştı bu albüme. Şimdi ise geldik The Black Bile’dan 5 yıl sonra gelen ve benim için adeta şoke edici bir etkisi olan albüme. Evet, şimdi Aesthetic of Hunger hakkındaki duygu ve düşüncelerimi sizlerle paylaşma zamanı!

Medico Peste’nin kariyerindeki en iyi albümden bahsediyor olacağım şimdi size. Bu, öyle içi boş veya büyük bir heyecan ile edilmiş bir laf değil. Medico Peste’nin üçüncü stüdyo albümü olan Aesthetic of Hunger öyle bir seviyedeki sadece grubun diskografisinde parlamıyor, birçok Black Metal albümü arasında da parlamayı başarıyor. Black Metal’in ne derece esnek bir tür olduğundan elli kere falan bahsettim sanırım. Medico Peste de bunu bu defa çok iyi bir şekilde kullanmış. Albümün iskeletini Black Metal alt yapısı oluşturuyor olsa da içinde birçok farklı müzikal yaklaşımın olduğu, kompleks ve deli işi bir albüm dinliyoruz bir kez daha. Medico Peste’nin albüm temalarını oluşturan mental sorunlar ve ölüm temalarını da bu albümün merkezine yerleşmiş olarak görüyoruz. The Black Bile’ın en vurucu şarkısı olan “God Knows Why”ın şizofrenik etkisini duyar duymaz hissettiren Medico Peste, Aesthetic of Hunger’ın da genelinde bu havayı hissettirmeyi amaçlamış. Fakat bunu sadece tek bir yoldan değil birçok farklı sentezlerle yapmak istemiş. İçinde avangart ve deneysel yaklaşımların da bulunduğu bir albüm Aesthetic of Hunger. Bu yüzden de tek bir açıdan albümü ele alıp değerlendirmek doğru değil. İçinde caz ve füzyon etkileri de olan bir Black Metal albümü Aesthetic of Hunger. Bu yüzden de ortaya konan iş bir yapboz gibi geliyor bana. Birçok farklı şekildeki parçanın doğru bir şekilde bir araya getirilmesi ile ortaya çok düzgün ve ahenkli bir resmin çıktığı yapbozu anımsatıyor bana Aesthetic of Hunger. Bu albümü dinlediğim süre boyunca Medico Peste’nin ne derece büyük bir potansiyele sahip olduğunu daha iyi anlamış oldum. Bir yandan kafayı sıyırmanıza nedne olacak delice gürültü ve atonal sentezlerle bezeli şarkılar dinlerken bir anda tempo iyiden iyiye düşüyor ve avangart ve caz ezgileri ile bezeli durağan bir şarkı ile es veriyorsunuz. Dedim ya tam kafayı yemek için yaratılmış bir albüm. Her bir şarkı kendi içinde oldukça farklı hissiyatlar verirken, albüm bütünsel olarak da dehşet verici bir hale dönüşüyor. Özellikle deliliğin zirve yaptığı şarkı olan “Folie de Dieu” ile iyice işler çığırından çıkıyor. Öte yandan uzun zaman sonra bir Black Metal albümünde duyduğum en iyi gitar tonu Aesthetic of Hunger’da olabilir. Gerçekten çok iyi bir sese sahip gitarlar. Zaten albümün prodüksiyonu çok iyi. Hem teknik açıdan hem de ruhani açıdan çok zalim bir albüm olmayı başarmış Aesthetic of Hunger.


Medico Peste, bana göre kendini çok aşan bir albüme imza atmış. Bu derece cüretkâr bir albüm dinlemeyi beklemiyordum doğrusu. Yine iyi bireyler dinleyeceğimi düşünüyordum. Fakat böylesine akıl sağlığına zarar, birçok türü çok iyi bir şekilde bir araya getiren ve görkemli olmayı başaran bir albüm dinlemeyi beklemiyordum. Medico Peste, Aesthetic of Hunger ile bu yılın en iyi işlerinden birine imza atmış. Mutlaka dinleyin. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 10/10



Yorumlar